10 Ocak 2012 Salı

İstanbul cinayetine 'dur' diyenler yarın buluşuyor

İstanbul’un kalan son su havzalarını, tarım bölgelerini ve önemli orman alanlarını yok edecek olan 3. köprü’nün ihalesi yarın yapılacak. İhale öncesi 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu ve Toplumcu Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Meclisi yaptığı açıklamayla “cinayete dur” dedi.


Hukuki süreç devam etmesine rağmen AKP iktidarı bir hukuksuzluğa daha yol açarak yarın 3. köprü ihalesini açıyor. İstanbul’un son derece önemli doğal alanlarını yok edecek projeye karşı yarın ihale binası önünde eylem olacak.








"Trafik sorunlarını çözmek bir yana ağırlaştıracak"

İstanbul Boğazı'na yapılması planlanan 3. köprüye karşı bir araya gelen ve aralarında Orman Mühendisleri Odası, Şehir Plancıları Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası’nın da bulunduğu “3 Köprü Yerine Yaşam Platformu” bileşenleri bugün bir basın açıklaması yaparak 3. köprü ihalesine tepki gösterdi.

Platform adına basın açıklamasını okuyan ulaşım uzmanı Prof. Dr. Zerrin Bayraktar, projenin, İstanbul’un ulaşım sorununa çözüm olacağı söylemlerinin hiçbir bilimsel dayanağı olmadığını dile getirdi. Bugüne kadar kente yapılan köprülerin şehir trafiğini çözmek bir yana ağırlaştırdığını açıklayan Bayraktar, Salı günü gerçekleştirilecek ihalenin Danıştay kararı ve diğer hukuksal süreçlerin devam etmesi göz önüne alındığında büyük bir hukuksuzluk olduğunu ifade etti.
3. köprünün AKP hükümetinin antidemokratik uygulamalarından biri olduğunu vurgulayan Bayraktar, iktidarın tek kıblesinin rant olduğun söyledi.


"Dur" demek için Ankara'da buluşma çağrısı

Toplumcu Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Meclisi ise yaptığı açıklamada, 10 Ocak Salı günü Ankara'da Kuzey Marmara Otoyolu ihalesi ve 3. köprünün ihalesinin yapılacağını belirterek, AKP iktidarının yağmacı uygulamalarına bir yenisini eklemeye çalışacağını vurguladı.

3. köprü'nün yapılmasının milyonlarca ağacın kesilmesi ve İstanbul'daki mevcut orman alanlarının önemli bir bölümünün ortadan kalkması anlamına geleceğinin belirtildiği açıklamada şu sözlere yer verdi:
“3. köprünün ve Kuzey Marmara otoyolunun yapılmasının Marmara Bölgesi'ndeki verimli tarım arazilerinin yok olması demek olduğunu artık herkes biliyor. 3. köprü varsa, su havzaları yok, susuzluk var. Köprü iki yaka arasındaki geçişler için bir çözüm olmayacak. Köprü İstanbul trafiğini rahatlatmayacak. Köprü yeni trafik sorunlarının kaynağı olacak… Bizler dur demezsek yaparlar. Çünkü bu ihale onlar için bir ticari faaliyet ve burada iş bitiricilik, adam kayırmacılık, arsa kapatmacılık, deveyi hamuduyla götürmecilik var; insan yok, halk yok, ülke yok, insanca bir yaşam hiç yok! Öyleyse dur diyelim. Dur demek için 10 Ocak Salı günü Ankara'da buluşalım. 10 Aralık Salı günü saat 10.00'da ihalenin yapılacağı Karayolları Genel Müdürlüğü önünde biz de olacağız.”


Bir hukuksuzluk hikayesi daha...

Projenin hukuksuz olduğuna dair meslek odalarının açtığı davaların bir bölümünde, bilirkişi raporları projeye açıkça olumsuz rapor verirken, hâlâ devam eden kimi davalarda yine bilirkişi atama süreçleri devam ediyor.

Proje ayrıca 1995 yılında Yaban Hayatı Koruma Sahası olarak ilan edilen bölgeyi karayolu geçişiyle ikiye ayırıyor ve yok etme tehdidi altında bırakıyor.
Daha da önemlisi, projenin yatırım planlarına “1993 yılından önce girdiği” gerekçesiyle Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci dışında tutulmasına karar verilmişti. AKP hükümeti tarafından alınan bu karar, Çevre Mühendisleri Odası’nın açtığı dava sonucunda Danıştay tarafından durdurulmuştu. Buna karşın açılan bu ihale, AKP dönemindeki hukuksuzluklara yeni bir örnek daha eklemiş oldu.


Köprü trafiğinde özel araçların payı yüzde 90

Hükümet tarafından, projenin iki yaka arasındaki trafiği rahatlatacağı söylenirken, 3. Boğaz köprüsünün yapımına gerekçe gösterilen transit trafiğin boğaz geçişlerindeki payı sadece yüzde 3’te kalıyor.

Yolcuların yüzde 67’sini taşıyan toplu taşıma araçlarının köprü trafiğindeki payı sadece yüzde 10. Buna karşın yolcuların yüzde 37’sini taşıyan özel araçların köprü trafiğindeki payı ise yüzde 90...


Kâr garantili ihale


Konuyla ilgili Cumhuriyet gazetesinde yer alan habere göre, ihaleyi alan firma beklediği geliri elde edemezse, aradaki fark hükümet tarafından ödenecek. Böylece 3. köprü ihalesini alan firma "kâr garantisini" de almış olacak.


(soL - Haber Merkezi)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder