27 Ocak 2012 Cuma

Adı ‘yeni’, içeriği ‘eski’


KAMU GÖREVLİLERİ SENDİKALARI YASASI'NDA DEĞİŞEN NE?
 

Hükümetin 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası’ndaki  değişikliğe ilişkin Meclise gönderdiği yasa tasarısı, düne kadar hükümet ile hemfikir olan sendika başkanlarının dahi itirazına yol açtı. Plan ve Bütçe Komisyonunda dün görüşülmeye başlanan yasa tasarısı incelendiğinde görülüyor ki, bazı şekli değişiklikler dışında yasa “eski tas, eski hamam” varlığını koruyor. Adı “yeni”, içeriği eski tasarı ne toplusözleşmeyi düzenliyor, ne de varolan sendikal hakları daha ileriye taşıyor.     

Hükümetin Anayasa referandumu öncesi “Memura toplusözleşme hakkı geliyor” diye gündeme getirdiği yasa değişikliği, geçtiğimiz yaz aylarında memur sendikaları ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında müzakere edilmişti. Ancak Bakanlar Kurulunun Meclis Başkanlığına gönderdiği ve dün Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmeye başlanan yasa tasarısı, sendikaları memnun etmedi. Peki tasarıda neler var?

TASARIDA YER ALAN BAZI MADDELER

1 - “Toplu görüşme” yerine “toplusözleşme” ifadesi kullanılarak, göz boyanmaya çalışılıyor. Grevden ise hiç söz edilmiyor.

2 - Yine bazı iş kolları örgütlenme dışı bırakılıyor. Askerler, polisler ve bu kurumlarda çalışan sivil memurlar örgütlenme dışında tutuluyor. Yargı mensuplarına, cezaevi çalışanlarına sendika yasağı sürüyor. 100’den fazla çalışanın amiri durumundaki kamu görevlileri ile kamu kurumlarındaki özel güvenlikçilerin örgütlenme kapsamına alınması dışında, örgütlenme yasakları tasarıda varlığını koruyor.

3 - Sendika üyeliği için, adaylık ve deneme süresi kısıtlaması ile sendika kuruculuğu için iki yıl çalışan şartı kaldırılıyor.

4 - Toplusözleşmenin kapsamı yine mali ve sosyal haklarla sınırlı tutuluyor. Toplusözleşmenin kapsamına; ek ödeme ile üyelere verilen sendika aidatı olarak bilinen toplusözleşme ikramiyesi ekleniyor. Lojman tazminatı ise çıkarılıyor. Birçok kamu kuruluşunun lojmanları yıllar içinde özelleştirme ile zaten satılmıştı. Lojman tahsis zorunluluğu da böylece kesin kalkmış oluyor.

5- Toplusözleşmede en çok üyeye sahip konfederasyonun başkanlığında ve ağırlığında sözleşme masası oluşuyor.  

6- Toplusözleşme görüşmelerinde; sadece aylık ve ücretlerdeki oransal artış ile kamu görevlilerinin yararlanacağı genel ödeme unsurları konuşulabilecek. Maaş ve ücret sisteminde değişiklik talep edilemeyecek. Toplusözleşme ikramiyesi dışta tutularak, üye olan olmayan herkes toplusözleşme sonuçlarından yararlanacak.

7 - Yerel Hizmetler iş kolunda toplusözleşme yapılmasını engelleyici hüküm getirilmiş. Sadece “Mahalli idare tazminatını belirleyecek kurumsal sözleşme yapılabilir” deniliyor. Tasarı bu halde yasalaşırsa yüzlerce belediyede, on binlerce emekçinin yararlandığı toplusözleşmeler tarihe karışıyor.

8- Toplusözleşme süresi iki yıl olarak belirlenerek, sonu tek rakamla biten yıllarda yapılacak. Toplusözleşme  yapılma tarihi yine ağustos olarak belirleniyor. Toplusözleşmede uyuşmazlık halinde 3  iş günü içinde Hakem Heyetine başvurulabilecek. Hakem Heyeti üyeleri hükümet, yani işveren tarafından belirlenecek. Heyetin kararları kesin ve toplusözleşme hükmünde kabul edilecek.

9 - İşyerinde yetkili sendika “işyeri sendika temsilci”lerini seçecek. Diğer örgütlü sendikalar  da “sendika işyeri temsilcisi” belirleyebilecekler. Bugün uygulamada tüm örgütlü sendikaların temsilcileri işyeri temsilcisi olarak kabul ediliyor ve ona göre işleme tabi tutuluyor. Bu düzenleme ile işyeri örgütlenmesi ve işleyişinde bugünkünden daha geri bir uygulama söz konusu olacak.

10 – İş kolları sayısı 11 olarak bırakılıyor. Ancak son çıkarılan KHK’ler ile birçok bakanlıkta  birleştirme ve ayrıştırmalar yapıldı. Bu durum yasayı etkileyebilir.

11- Sendika tüzüklerine müdahaleye devam edilerek, tüzüklerde yer alması zorunlu konular ayrıntılandırılıyor.

12- Kanuna aykırı durumlarda Merkez Yönetim Kurullarına sendika tüzüğünü değiştirme yetkisi veriliyor. Tüzüklere müdahalenin başka bir yöntemi daha böylece yasallaştırılmış olacak.

13- Sendikaların zorunlu organların arttırılması konusu sendikalara bırakılıyor.

14- Şube olanlar ‘Delege ile seçim yapar’ denilerek üyeler ile genel kurul yapmanın önü kapatılıyor ve sendikalara tercih hakkı bırakılmıyor.

15- Sendika kongrelerinin 3 yıl olan azami süreleri 4 yıla çıkarılıyor, alt sınır yok.

16- Şube açma, birleştirme ve ‘Kuruluş şartını kaybedince’ kapatma  yetkisi sendika MYK’lerine veriliyor.

17 - Mevcut yasada da var olan “Birden fazla sendikaya üye olunmaz” hükmü yeni yasa tasarısında da varlığını koruyor.  Oysa ki, hükümetin iddiasına göre 12 Eylül 2010 referandumuyla birden fazla sendikaya üye olabilmek “anayasal güvenceye” alınmıştı.

18 - Daha önce yasada olmasa da fiili olarak birçok il ve ilçede varlığını sürdüren il ve ilçe temsilciliklerinin açılması hükmü getiriliyor.

19 - 4. Kısım başlığı, “faaliyetler, yasaklar ve yönetime katılma” olarak değiştiriliyor.  Sosyal


Diyalogcu sendikacılığın hakim kılınması çabaları ve burjuvazinin “yönetişimci” anlayışı dikkate alındığında, yönetime katılmadan neyin anlaşılması gerektiği emekçiler için anlam kazanabilir.
20 -“Yüksek İdari Kurul” kaldırılarak, “Kamu Personeli Danışma Kurulu” getiriliyor. Her ne kadar bu kurulun, “Sendikalar ile kamu idareleri arasında sosyal diyaloğu geliştirmek” ve “Kamu görevlilerinin yönetime katılmasını sağlamak” amacıyla oluşturulduğu ifade edilse de, toplusözleşme konuları ve kurumsal konular bu kurulda görüşülmeyecek. Bu konular dışında kalan kamu personel sistemini ilgilendiren genel nitelikli konular değerlendirilecek. Kurul, mart ve kasım aylarında iki kez toplanacak. Sekreteryasını da işveren yürütecek. Görüldüğü gibi sendikal haklar anlamında ileri bir düzenlemeden söz etmek mümkün değil. Tam tersine, daha da geri maddelere yer veriliyor. Grevli toplusözleşmeli sendikal hakkın mücadele ile alınabileceği tarihsel bir gerçek. Fazla söze gerek yok. Sendikalar için yol açık.



EVRENSEL-Ankara



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder