MARMARA ÜNİVERSİTESİ’NDEKİ YARATILIŞÇI SEMPOZYUMU PROTESTO ETMEK İSTEYENLER ENGELLENDİ
Yer Marmara Üniversitesi
Haydarpaşa Kampüsü. Giriş kapısı kalabalık. Kampüste Ord. Prof. Reşat Kaynar
Salonu’nda ‘Bilim Türler Arası Evrimi Neden Kabul Etmiyor?’ başlıklı sempozyum
düzenleniyor.
Sempozyumu düzenleyenler ‘yaratılış görüşünün bilimsel olarak ifade
edilebilmesi’ hedefiyle yola çıktıklarını söylüyor. Üniversite yönetimi izin
vermiş, içeride yerleri ayrılmış...
Bir de kampüs kapısı yüzlerine
kapatılanlar var. Marmara Üniversitesi Öğrencileri, akademisyenler, Üniversite
Konseyi üyeleri içeri alınmıyorlar. Bu üniversiteden olup da kapıdan içeri
giremeyenlerin, evrim üzerine panel düzenleme girişimlerine de izin verilmemiş.
‘Özgürlük’ adı altında yaratılış görüşünün üniversitede bilimsel bir kuram gibi
sunulmasına itirazları var. Üniversitede böyle bir toplantı yapılmasının ‘evrim
karşıtlığı üniversiteden bilim dünyasından destek görüyor” algısı yaratacağını
söylüyorlar.
Ama üniversite yönetimi onlara
karşı hazırlıklı. Demir kapı onların yüzüne kapatılmış. Özel güvenlikerl kapı
önünde bekleyen akademisyenlere, bilimi savunanlara ve öğrencilere karşı
bekliyor. Onlara üniversitenin kapıları kapalı. Az sonra iki minibüs çevik
kuvvet ekibi gelince üniversitenin kapıları ardına kadar açılıyor. Sempozyum
için gelenler kampüse alınıyor, öğrenciler alınmıyor. Doğal olarak dışarıda
kalanlar öfkeli. Kapıların açılmasını istiyorlar. ‘Gericilik dışarı bilim
içeri’ ‘Tayyibi alana Adnan Oktar bedava’ ‘Karanlığa karşı bilim içeri’
sloganlarını atıyor, ‘Marmara Üniversitesi’nde Bilim: Evrim karşıtlığı, biber
gazı, satır’ ‘Bilim itaatsiz olana ihtiyaç duyar’ ‘Ortak Atayı Bulduk: AKP’
dövizleri taşıyorlar.
Zaman ilerledikçe ortam da
geriliyor. Marmara Üniversitesi öğrencileri ve akademisyenler kimliklerini
gösterip soruyorlar ‘Bizi ne hakla içeri almıyorsunuz” diye. Öğrenciler kapıya
yüklenip, içeri girmekte direttikçe özel güvenlikler daha sıkı kapıyı tutmaya
çalışıyor. Sanki onlar hancı da öğrenciler yabancıymış gibi bir hava var. Bir
süre sonra öğrencilerin, akademisyenlerin ve bilimi savunanların çabası
sonuç veriyor. Ve nihayet demir kapı öğrenciler ve akademisyenlere açılıyor.
BİR İNANÇ SİSTEMİ BİLİM OLARAK
DAYATILMAZ
Çevik kuvvetle doldurulmuş kampüs
içerisinde ilk açıklamayı Üniversite Konseyleri adına yapan emekli öğretim
üyesi Alaeddin Şenel, tam bir aydır yürütülen imza kampanyasıyla Marmara
Üniversitesi’ne, bilim karşıtlığına ev sahipliği yapmama çağrısında
bulunduıklarını hatırlatarak “Ne yazık ki toplanan binlerce imzaya rağmen
bilimin üretildiği ve öğretildiği yerler olması gereken üniversitelerden
birinde bugün tamamen bilim dışı bir sempozyum gerçekleşiyor” dedi. Düzenlenen
sempozyumun başlığının dahi çarpıtma olduğunu ifade eden Şenel, bilimdışı
safsataların üniversitelerde bilimmiş gibi tartışılmasının bilimsel özgürlükle
bağdaşmayacağını belirterek “ Üniversiteler bilimsel bilginin üretildiği
kurumlardır. Bilimsel bilgi ise inançla değil, bilimsel süreçlerle üretilir.
Yaratılış görüşü bilimsel bir zemine dayanmamakta, bir inanç sistemini temsilen
karşımıza çıkmaktadır. Bir inanç sistemini bilimsel olarak dayatmak bilime
aykırıdır. Çünkü bilimsel bir hipotezin test edilebilir ve delillere dayalı
olması gerekir” diye konuştu.
Evrimin bir sav değil bilimsel
bir gerçeklik olduğunu, tıptan tarıma birçok alanda evrim kuramından yola
çıkarak yol alındığına dikkat çeken Şenel “Tüm üniversite bileşenlerini
bilimsel düşüncenin yaygınlaştığı aydınlık bir gelecek için birlikte mücadeleye
çağırıyoruz” dedi.
EVRİM PANELİNE UYGUN YER YOK
Eğitim Sen 6 Nolu Üniversiteler
Şubesi adına konuşan Suat Bozkurt, yaratılış görüşü bilimsel bir kuram değil,
insanların inancına ilişkin bir düşünce olduğunu belirterek “Sempozyumun
duyulmasının ardından çeşitli dallarda çalışan bilim adamları olarak Marmara
Üniversitesi yönetiminden istediğimiz randevu taleplerimize yanıt verilmedi.
Daha sonra üniversitede evrim üzerine düzenlenmek istenen panel talebi de
‘Üniversitede herhangi bir salonda, herhangi bir saatte, uygun yer olmadığı
gerekçesiyle” geri çevrilmiştir” dedi. Artık birçok üniversitede evrimin
ders konusu olmaktan çıkarıldığını, birçok üniversitede felsefe derslerinde
sadece İslam Felsefesinin öğretildiğini söyleyen Bzokurt “ TÜBİTAK evrim
tartışmaları nedeniyle ciddi bir tasfiye sürecinden geçirilmiştir. Evrim
tartışmalı bir teori değildir. Evrimi inkar etmek bugünkü yaşam bilimlerini
topyekün yok saymakla eşdeğer bir gaflettir” dedi.
KAMPÜS BAHÇESİNDE EVRİM DERSİ
Açıklamaların ardından İstanbul
Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Cihan Demirci Tansel, kampüs bahçesinde
sembolik evrim dersi verdi. 2006 yılında Nobel Ödülü’nü alan evrimin kayıp
halkasını gösteren Tansel “İşte bu suda yaşayan hayvanların karaya nasıl
geçtiğini gösteriyor. Bu sudan karaya geçen ara formun en bariz örneğidir”
dedi.Yanında getirdiğ lahana, brokoli, brüksel lahanası ve karnabaharı gösteren
Prof.Dr. Tansel “Doğada yol kenarında sarı sarı hardal bitkileri görülür. Bu
yabani bitkiler rüzgar ve doğa koşulları nedeniyle farklı farklı yerlere
giderek lahana, karnabahar ve brokoliye dönüşür. Bunların tatları da birbirine
çok benzer. Bu da evrime güncel bir örnektir.” Evrim dersinin ardından
öğrenciler halaylar çekerek açıklamayı bitirdiler.
ÜNİVERSİTE DEĞİL MEDRESİDİR
BURASI
Bilim ve Gelecek Dergisi Genel
Yayın Yönetmeni Ender Helvacıoğlu ise bugünden itibaren burası Marmara
Üniversitesi değil Marmara Medresesidir diyerek “Rektör artık Marmara’nın
imamıdır. Bugün bütün dünyanın kabul ettiği o olmadan bilimin yapılamayacağı
Darwin’in Evrim kuramını savunanlar üniversiteden dışarı atılmıştır. Bilimle
alakası olmayanlar üniversitenin içine alınmıştır. Bu üniversite kavramına
yakışmaz” diye konuştu.
Marmara Üniversitesi Öğrencileri
adına konuşan Hukuk Fakültesi öğrencisi Atilla Güler, bilimin sermayeden,
siyasal iktidardan ve dinden bağımsızlığı bilimin özünü oluşturmaktadır diyerek
şöyle konuştu;“ Marmara Üniversitesi rektörlüğüne Zafer Gül’ün gelmesiyle
üniversitemizde neoliberal ve gerici müdahaleler artmıştır. Eğitimin
ticarileşmesi, akademisyenlere gözdağı bu sürede artmıştır” dedi. Marmara
Üniversitesi öğrencileri olarak AKP’nin ve Zafer Gül’ün neo liberal ve gerici
müdahalelerine izin vermeyeceklerini söyleyen Güler “Bilim dinden, sermayeden,
iktidardan bağımsız olduğunda özgür olacaktır.”
Vural
Nasuhbeyoğlu
EVRENSEL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder